4 Eylül 2009 Cuma

Rest in peace now MJ

İnanması güç olan olaylar var hayatta.. Mesela öleceğine ihtimal verilmeyen, öldüğüne inanılamayan, ölümün yakıştırılamadığı kişiler.. Şaşkınlık yaşanır, sanki bir yerlerden bir zaman ortaya çıkacak ve "ben hala buradayım" diyecek gibi safça beklenir.. MJ de bu isimlerin başında geliyor benim için.. Sanki biz ona eskisi kadar ilgi göstermesek de, eskiden olduğu kadar albümlerini almasak, dinlemesek, kliplerini izlemesek bile hep orada olacak, özlediğimizde yüzünü gösterip kameralara el sallayacak, ya da ne bileyim, bir konser turu düzenleyecek, bir albüm çıkartacak, bir klip çekecek gibi bir güvenim vardı.. Hiç birşey yapmasa bile hep bir yerlerde nefes alacak, bir yerlerde kalbi atacaktı..

80lerin ilk çeyreği itibariyle kendini bilmeye başlamış olan, çocukluk ve gençlik yılları bu döneme rastlayanların pek çoğu için benzer bir durum geçerlidir sanırım.. En azından çevremdeki insanlarla konuştuğumda böyle bir boşluk, bir şaşkınlık, inanamama durumu mevzu bahis..

Benim için ise şaşkınlık bir miktar suçluluk duygusuyla harmanlanıyor.. Bahsedince saçma gelecek farkındayım ancak engel olamıyorum.. Şöyle ki; bir süredir Michael'ı eskiye nazaran daha sık dinler olmuştum.. 25 Haziran günü de hemen hemen bütün gün şarkılarını dinleyip oldukça eğlenmiş, hatta ofisten bir arkadaşıma bu durumdan bahsetmiş, üstüne bir de bir arkadaşıma mesaj atmıştım: "ya Michael dinliyorum, inanılmaz eğleniyorum.. nereloluyore?!".. O gece evde otururken gelen kısa mesajla oluşan şaşkınlık benim için 2 belki de 3 kat daha fazlaydı sonuç olarak.. İnanmak istememenin yanında, bütün gün Dangerous senin, Thriller benim gezinmelerim aklıma gelince dehşete düşmemek için kendimi oldukça zorlamam gerekmişti.. Msnbc'de haberin teyidini okuduğum halde gerçekliğinden şüphe duyuyordum.. şüphelerim uzun zaman devam etti.. Ama bir noktadan sonra gerçekleri kabullenmek gerekiyor tabii.. Hele de toprağa verildikten sonra..

Ölümünden sonra gerçekleşen (ve kişisel kanaatime göre olması gerekenden daha acemice, daha sönük düzenlenmiş olan) ve hepimizin bir idol/ikon/şarkıcı olarak gördüğümüz adamın aslında herşeyden önce bir insan ve bir baba olduğunu yüzümüze vuran Paris Michael'ın konuşmasıyla biten anma töreni kadar göz önünde olmayan bir törenle MJ'in bedeni, dün gece yerel saatle 22:00 (Türkiye saati'yle bu sabaha karşı 05:00) sıralarında toprağa verildi.. törenin gece yapılmış olması kameralara oldukça manidar bir görüntünün yansımasına ön ayak oldu: Moonwalking yaratıcısı olan popun kralına son yolculuğunda eşlik eden dolunay..

MJ'in anısına, en sevdiğim şarkılarını biraraya topladım.. Bir anlamda unofficial best of diyebiliriz.. ama şarkılar arasında haksızlık olmaması için iki parçaya böldüm..bir yandan da dinlediğim için az biraz dağıldım.. yazıyı bağlayamıyorum.. o yüzden linkleri verip susuyorum..

Disc 1 (Download Link: Rapidshare)
  1. Billie Jean
  2. Beat It
  3. Thriller
  4. Smooth Criminal
  5. Black or White
  6. The Way You Make Me Feel
  7. Man In The Mirror
  8. Remember the Time
  9. They Don't Care About Us
  10. Leave Me Alone
  11. Will You Be There
  12. Liberian Girl
  13. Who Is It
Disc 2 (Download Link: Rapidshare)
  1. In the Closet
  2. Blood On The Dance Floor
  3. Stranger In Moscow
  4. Dangerous
  5. Scream (Duet With J. Jackson)
  6. Come Together
  7. Gone Too Soon
  8. Tabloid Junkie
  9. Smile
  10. Little Susie
  11. Ghosts
  12. Childhood
  13. Morphine

Hiç yorum yok: